Yerel seçim ayarlı nezaket ziyaretleri siyaset in her alanında başladı.
Yerel seçim ayarlı dostlukların hasretler in, sevgilerin, saygıların, hal hatır sormaların ‘hele gel birazda siyaset yapalım’ diyenler iyice çoğaldı. Seçeni ve seçilecek olanı çok olduğundan zahir bu dönemin seçim öncesi kurulan politika pazarları erken canlandı alış-verişler başladı.
Tanışma, kucaklaşma, mahalli idareler seçimlerine dair kararlara dair alışverişleri yapılmaya, seçilecekler pek alışkın olmadıkları ceketlerinin ön düğmelerini açıp kapatma, Eski bakanlardan Rahmetli Hasan Celal Güzel örneği, seçmene sarılma, el ense atma denemeleri başladı bile.
Seçimler öncesi kurulan pazarlarda alışverişler şimdilik iyi gidiyor. Dilerim seçimler sonrası kurulacak pazarlardaki alış verişler de iyi gider. Seçilenler ,seçenlerle yaptıkları alışverişlerde Rahmetli 9. Cumhurbaşkanlarımızdan Süleyman Demirel den miras ‘ Dün dündür bu gün de bugün demezler. Partiler Yerel seçim hazırlıklarını, aday adayları Aday olabilme çabalarını sürdürüyorlar.
Yerel seçimler öncesi kurulan pazarlar da sosyal siyasal ve ekonomik alışverişlerden, projeler den, hayatı mutlu müreffeh kılan, yaşamı kolaylaştıran icraatlar dan, Bol bol insanlarla saygı ve sevgileri paylaşmaktan söz edilir.
Politikacıya verilen her öğüt, “Bizim ilimiz ve ilçelerimizde siyaset, oturarak ya da yürüyerek yapılan bir icraat değildir.
Çok çalışarak, insanlara dokunarak, kucaklaşarak, memleket ve millete güven, değer vererek, gelemeyene giderek, saygı ve sevgileri en üst düzeyde paylaşarak başarılan bir icraattır.
Seçim belirlenmiş doğru hedeflere ulaşmak için yapılır. Belleğinde Memleket, millet( insan) sevgisi yoğun olanlar başarır.
Sevgi başarıda etkindir. Gerçek sevgi sabırdır, her şeye dayanır, affeder, çabalar, gerektiğinde susar. Kabullenir. Ama asla bitmez. Sevginin simgesi kalptir.
‘Sevgi’ kalbimizde açan bir kır çiçeğidir. Kendiliğinden başlar ve insana bahar coşkusu yaşatır.
Maalesef, Dünyaya, Ulusumuza çok uzun süredir kin tohumları atılıyor. toplumlar kin tüccarları tarafından kine boğuluyor. Birbirimizi sevmemizi değil, birbirimizden korkmamız isteniyor. Sevgiden bile kıskançlık üretiliyor.
Kısacası dünya doğal şekliyle dönmüyor. Kapitalizmin ve kin tüccarlarının hırslarıyla sadece havamız, suyumuz değil. Ruhumuz da kirleniyor.
Bu kirle mücadele etmek için sadece ” sevmek “te yetmiyor. ‘Radikal biçimde sevmek’ el ele vermek güçlü olmak, birlikten güç doğar sözüne sıkı sarılmak, gerekiyor.
Birbirini seven bir halk kin tüccarlarının korkulu rüyasıdır.
Radikal sevgiyi, normal sevgiden ayıran temel farkın sizi seveni değil, sevmeyeni de sevmeyi gerektirir. Oyunu kendimiz kurmalı, saygı sevgi diliyle konuşmalı. Asla kışkırtmalara kapılmamalı. Kışkırtıcılara ödün verilmemelidir.
Hakaret ve yalan kışkırtıcının en büyük silahıdır.
Hakarete hakaretle, yalana yalanla karşılık vererek başarılı olunmaz ki!
SEVGİ, insana bir kişiye ya da nesneye karşı ilgili ve bağlı yapan en içten duygu dur. SAYGI, karşındaki insanın varlığını olduğu gibi kabullenmek ve onun düşüncelerini dinlemeye değer olduğunu ona hissettirmektir.
Saygı ve sevgilerimle…