KIŞ GELDİ KAR YÜKSEKLERDE

Kış geldi, sıcak ve kurak atmosfer, soğuk ve yağışlı hava ile yer değiştirdi. Soğuk ve yağışlı bölümden epeyce zaman tükettik bile.                                                                 

Bölgemizde ve de İlimizde havalar, ilk zamanlar serin ve yağışlı geçse de yeni yılın ikinci haftası başı itibarıyla soğumaya uzaktan gördüğümüz kar manzaralarını oluşturan kar taneciklerinin yere düşmeye tutunabilmek için çabaladığını görmeye başladık.

İl merkezinde olmasa da yükseklerde etkili oluyor. Artık yavaş yavaş gözümüzde, gönlümüzde, yurdumuzun ve de bölgemizin kışa, kara kış mevsimine özgü özellik ve güzelliklerinden yararlanma istekleri depreşmeye başladı.

Karabük il olarak “tebessümü yüzünde, hüznü kalbinde olan sıcak kanlı insanlarının yoğunluğu ile ünlü, koca koca fırınlarda demir ergitilen bir yerleşim alanı” Kar tanelerinin tutunamaması da ondan zahir.

Lapa lapa yağan, her yanı ak-pak eden kar sadece çocukları değil bütün insanları, habi datın altı ve üstünde var olanları, börtü böceği, ağacı otu çiçeği, barajları sevindirir. Üzülenlerde vardır elbet, mesela ‘mikroplar’!

Karı özlemek, var oluşunun nimetlerinden yararlanmak, her mevsim gibi kış mevsimini de doyasıya yaşamak her canlının hakkı!

Coğrafi konumu itibariyle ülkemizin, İl olarak Batı Karadeniz bölgemizin, en özel ve güzel değerlerine sahibiz. Yaşamak, yaşayamayanları yaşamaya davet etmek ya da kartpostal görüntüleri bir şekilde paylaşmak görevimiz.

Dünyanın en güzel, en özel coğrafyasına, en eski medeniyetlerinden kalan, en eski tarihi değerlerine, sanat ve kültür mirasına, en zengin en verimli bitki örtüsüne, habitatı uçsuz bucaksız zenginlikleri bağrında barındıran yapıya sahip bölge yaşayanlarıyız.

Çoğu dünyalının sahip olabilmeyi çok istediği, iki nehrin birleştiği Filyos vadisi üzerindeki pirinç tarlalarında kurulu, dünyanın ve ülkemizin çeşitli şehirlerinden gelenlerin daha da zenginleştirdiği Genç Cumhuriyet kenti. Sanayi şehri İl Karabük. Dünya Miras kenti, adını Safran bitkisinden alan ünlü Safranbolu, Hadrianapolis yapıtlarının merkezi ılıcalar kenti Eskipazar, dünyanın en kaliteli ormanlarına ve ağaç çeşitlerinin yetiştiği en görkemli kanyonlarının yer aldığı Yenice, Habitatı madenleriyle ve de tarım ve hayvancılığı göletleri ile ünlü Eflani ve Ovacık İlçelerimizle hele bir de karla kaplı muhteşem görüntüleri ile ne kadar öğünsek azdır.    

Keşke her yanını gezebilsek görmeyenlere gösterebilsek.   

Keşke, Yurttaşlarımızın büyük bir bölümünü önemli ölçüde etkileyen sosyal ve de ekonomik dengesizlikler olmasa, geçen yılların olanaksızlıklarının büyük bir bölümü devam etmiyor gelecekten beklentiler tavan yapmamış olsaydı.                                                                                                       

Keşke En çok gezmesi gerekenler gezebilseler, haksızlık edenler için koro halinde “ Bu da gelir buda geçer ağlama” diye süren dua yüklü şarkıyı söyletmeseler üzmeselerdi, keşke…

Keşke canavarlaşan Sos-yo-ekonomik dengesizliklerin figüranları onları emeklileri,

Bırakın gezmeyi çarşıya pazara çıkamaz hale getirmeselerdi. Keşke!

Esen kalın.