SÖZÜNÜN ERİ OLMALI İNSAN

SÖZÜNÜN ERİ OLMALI İNSAN

Sözün eri olmak deyimi; Verdiği sözü ne pahasına olursa olsun yerine getiren bir kişi olmak anlamına gelir. Söz konusu deyimin anlamını en iyi politikacılar bilir. Bilmeyenler de bilmemenin bedelinin nelere mal olduğunu tabii!…
Sözün eri olmak deyimi, her insanın olduğu gibi politikacılar için de verdiği sözü tutması hem dünyalarını hem geleceğe uzanan yollarını aydınlatır, aksi ise karartır. Takdir edilir ki bu dönemde seçileni çok, Atananı hiç olmayan bir seçim dönemi geçirmiş oluruz.
Seçim öncesi olduğu gibi seçim sonrası da “sözünün eri olmak” deyimini yaşanmışlıklarımıza ve de görmüşlüklerimize dayanarak paylaşmayı yeğledim.
Her aklı başında insanın olduğu gibi daha çok da politika yapanların, Yerel yönetimlere seçilenlerin verdikleri sözleri yerine getirmeleri kendilerinin ve geleceğe uzanan yollarının yolunu açmada, aksinin gölge etmede, karartmada çok önemli etken olduğunu hemen herkes bilir.
Verdikleri sözün eri’ olmayanların verdikleri sözleri hiçbir zaman kayda değer bulunmaz.
Verilmiş söz için, atılmış ok gibidir, geri dönmez! Söz yürekten çıkmışsa, yüreğe kadar gider. Örnek olması gereken politikacıların her sözü yüreğinden çıkıyor ve ızdırap çeken vatandaşların yüreklerinin derinliklerine kadar gider
Halkın sos-yo ekonomik yaşamını kolaylaştıranlar ile. Yerel yöneticilik insanlar için en önemli, en yüce değerlerden biridir. Çünkü yerel yöneticiliği önemli kılan hizmet götürdükleri hemşerilerinin Sos-yo Ekonomik yaşamlarındaki en mutlu ve en acı günlerin de onların yanlarında olurlar. Sevilerek ve dürüstçe yapıldığında zamana bağlı kalmaksızın çalışıldığında belediye başkanı ve kurullarda görevli arkadaşları için başarılı olmak çok da zor değildir.
Yeter ki çalışmaları şeffaf ve hesap verebilir olsun icraatları halk için yapılan her şeyi paylaşabilsin. Yeter ki tüyü bitmemiş yetim hakkı bulunan her kuruşu harcarken, bu toplumda açlık sınırında yaşayan on milyonlar olduğunu unutmasın. Yeter ki eş dost ahbap ve yandaş kayırmacılığı yaparak görev ve sorumluluk alanını babasının çiftliği sanmasın. Yeter ki seçilmişler sadece kendilerine oy verenlerin başkanı değil oy vermeyenlerinde, sandığa gitmeyenlerinde başkanı olduğunu unutmasın. Bunları yapmak çok mu zor? Elbet de değil. İçinde doğa sevgisi görev sevgisi insan sevgisi olsun. Doğayı sevsin işini sevsin insanı sevsin. İstenerek severek yapılan işte başarılı olunur yeter ki sevsin.
Yeni Yerel yönetim dönemine dair yeni seçilenler yeni hikayelerini yazmaya başladılar bile, dilerim hepsininki en çok okunanı en beğenileni olsun.
Esen kalın.