SAFRANBOLU’YU KORUMADA SON 50 YIL

Yayınlama: 17.06.2025
A+
A-

Safranbolu Belediye Meclisi’nin aldığı, Safranbolu’nun korunmasına ilişkin 12 Haziran 1975 tarihli kararın 50 yıldönümü, geçen hafta 12 ve 13 Haziran’da, Safranbolu Belediyesi ile Safranbolu Kültür ve Turizm Vakfı’nın ortaklaşa düzenledikleri bir dizi etkinliklerle kutlandı.

Bu tarihsel karar, 1975 yılını Avrupa Konseyi’nin “Mimari miras yılı” kabul etmesi nedeniyle, Hükümetimizce bu yıla ilişkin etkinlikleri Türkiye’de düzenlemekle görevli kılınan İstanbul Teknik Üniversitesi’nin, etkinliklerin Safranbolu’da, Safranbolu Belediyesi ile eşgüdüm içersinde gerçekleştirilmesi yolundaki kararının da gerekçesini oluşturur. Bu amaçla Safranbolu’da 30 Ağustos – 05 Eylül 1975 tarihleri arasında bir hafta süren “Safranbolu Mimarlık Değerleri ve Folkları Haftası” düzenlenir. Bu etkinlik 1976 ve 1977 yıllarında da yinelenir.

Üniversitenin belirlediği sanat, kültür ve mimarlık çevrelerinden, çeşitli üniversitelerden, İstanbul’un önde gelen gazetelerinin köşe yazarlarından ve Ankara’daki Bakanlıkların üst düzey yöneticilerinden oluşan 200 dolayındaki konuğu Safranbolulular, Belediyenin gerçekleştirdiği organizasyonla evlerinde ağırlarlar. Konuklar, binlerce kişinin katıldığı toplantılarda “Safranbolu niçin korunmalıdır”, “Safranbolu evleri niçin değerleridir” ve “Ulusal kültüre sahip çıkmak neden önemlidir” konularında Safranboluluları aydınlatırlar, bilgilendirirler.

Yerel basının yanında, ulusal basında ve TRT radyo ve televizyonunda Safranbolu sürekli haber, röportaj ve bilimsel makalelere konu olur. Safranbolu yurt düzeyinde tanınmaya başlar.

08 Ekim 1976 tarihli kararıyla, Gayrimenkul Eski Eserler ve Anıtlar Yüksek Kurulu , Safranbolu’nun korunmasına ilişkin bir dizi ilke ve kurallar belirler, Safranbolu’da tarihsel kent merkezi ile Bağlar bölgesi “SİT” alanı ilan edilir. Böylece tarihsel çevreyi korumak tarih, mimarlık ve sanat çevrelerinin duygusal bir özlemi olmaktan çıkar, ülkemizde ilk kez Safranbolu’da uygulama alanı bulur.

T.Turing ve Otomobil Kurumu’nca, ünlü yönetmen Süha Arın’a yaptırılan “Safranbolu’da Zaman” belgesel filmi ise, Safranbolu’nun korunmasına ve tanınmasına ivme kazandırır; Safranbolu ve evleri tüm kamuoyunun ilgi alanına girer.

Haziran/1978’te dönemin Belediye Başkanı’nın daveti üzerine Safranbolu’ya gelen zamanın Kültür Bakanı Sayın Ahmet Taner KIŞLALI Safranbolu’dan çok etkilenir, Kaymakamlar Evi ve Arasta çarşısının kamulaştırılıp restorasyonu ile Safranbolu’nun “Koruma Amaçlı İmar Planı” yapılması karar altına alınır. Böylece Safranbolu’nun korunmasında, artık Devletin ilgi ve desteği de devreye girmiş olur.

Prof Dr. Reha Günay’ın Safranbolu Evleri Fotograf Sergisi, Paris’te UNESCO salonları dışında çeşitli başkentlerde gösterime sunulmakla, Safranbolu yurt dışında da tanınmaya başlar.

Safranbolu’ya yurt içi ve dışı geziler düzenlenir, Safranbolu resimleri duvar takvimlerini, PTT pullarını, Milli Piyango biletlerini süsler. Safranbolu’yu tanıtan yeni yeni kitaplar yayımlanır.

Nihayet 1990 yılında, Safranbolu’nun korunması yeni bir aşamaya ulaşır. Dönemin Safranbolu Kaymakamı Sayın Yavuz ERKMEN ile Belediye Başkanı Sayın Mustafa EREN birlikte, 1970’li yıllarda olduğu gibi, “Korumanın 15. Yılı” adıyla yeni bir Safranbolu Mimarlık Değerleri ve Folkloru Haftası düzenlerler. Bu toplantıya da çok sayıda akademisyen, sanat ve kültür insanı, yazılı ve görsel medyanın önde gelen kişileri ve TBMM Başkanı, Safranbolu doğumlu Sayın Kaya ERDEM de katılır. Düzenlenen bir panelde bir bildiri sunan Dışişleri Bakanlığı Kültür Dairesi’nden Ali Engin OBA, Safranbolu’nun ”UNESCO Dünya Miras Listesi”ne alınması için girişimde bulunulması önerisinde bulunur.

Bu öneri dönemin Kaymakamı ve Belediye Başkanı tarafından benimsenir, Kültür Bakanlığı ve Dışişleri Bakanlığı’nın da yoğun uğraşları sonucu Safranbolu, UNESCO’nun 17 Aralık 1994’te Tayland’ta yaptığı toplantıda “Dünya Miras Listesi”ne alınır.

Safranbolu’nun Dünya Miras Listesi’ne alınması büyük bir gurur ve onurdur.

Safranbolu’da son 50 yılda görev alan tüm Belediye Başkanları ve Belediye Meclis üyeleri bu onur ve gururun devamı yolunda ödün vermeden çabalarını sürdürüyorlar. Safranboluluların takdirlerini ve kutlamalarını hak etmiş bulunuyorlar.

Bu nedenle “Korumanın Başkenti: Safranbolu”, “Başka Safranbolu Yok” ve “Yaşayan Tarihimiz; Geleceğe Mirasımız Safranbolu” söylemleri, önemlerini ve geçerliliklerini koruyor.

50 yıl önce başlatılan Safranbolu kentini koruma girişiminin, 50 yıl sonra ulaştığı gerçekler, 50 yıl öncesi ile sonrası kıyaslanarak aşağıdaki gibi özetlenebilir.

    50 YIL ÖNCESİ VE SONRASI         
Öncesi, Safranbolu, Karabük’ün yakınında diye tanıtılabiliyordu;        Sonrası,Safranbolu’nun İl’i olması Karabük’e değer kazandırıyor.         
Öncesi; Tarihsel Çarşı’da, ekonomik yaşam bitti deniliyordu;       
Sonrası; hafta sonu ve bayram tatillerinde çarşı, insan seli oluyor.          
Öncesi, ata yadigarı baba ocağı evler yok pahasına satılıyordu;        
Sonrası,“Ah, neden sattık; keşke satmasaydık” diye hayıflanılıyor.         
Öncesi, Safranbolu’nun tanıtılmasına ve korunmasına çabalanıyordu;       
Sonrası, «Başka Safranbolu Yok» söylemi herkesçe kabulleniliyor.    
Öncesi, Safranbolu’nun  kültürel değerlerini koruma savaşı veriliyordu;  
Sonrası, “Dünya Miras Listesi”nde yer almanın haklı gururu yaşanıyor.  

(*) Safranbolu eski Belediye Başkanı;

Başbakanlık Yüksek Denetleme

Kurulu emekli Başkanı

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.