Gürbüz Tücel, “Şuanda Mahkeme Süreci Diye Bir Şey Yok”

Karabük’te uzun yıllardır faaliyet gösteren Büyük Kulüp (İşçi Lokali) İşletme sahipleri Gürbüz Tücel ve Recep Şık, Karabük Demirçelik Fabrikası (KARDEMİR) Yönetimi’nin tahliye kararına yönelik basın toplantısı düzenleyerek açıklamalarda bulundu.

KARDEMİR Yönetimi’nin geçtiğimiz günlerde Yenişehir bölgesinde bulunan tüm ticari işletmeleri boşaltma kararı alarak, bölgedeki işletmelere tahliye ihbarnamesi yollaması üzerine gerçekleştirilen toplantıda Büyük Kulüp İşletme sahibi Gürbüz Tücel konu ile ilgili açıklamalarda bulundu.

Büyük Kulüp İşletme sahibi Gürbüz Tücel, hukuki süreç ile kendi işletmeleri ile ilgili sorunu aştıklarını belirterek, “Bu mekân 1989 yılında 139 günlük grevin burada ev sahipliği yapmış. 139 gün işçi kardeşlerimizle baş başa kalmış, Karabük’ün il olma zamanları burada özel toplantılar yapılmış. Kardemir’in kapanma sürecinde paneller verilmiş, artı toplantılar yapılmıştır. Burası şu andaki adıyla Büyük Kulüp eski adı İşçi Lokali, Karabük’ün hatıralarının olduğu insanların en sıkışık zamanlarda faydalandığı bir mekândır. Bizleri pandemi döneminde o zamanın Kardemir Yönetim Kurulu Başkanı Alparslan Bayraktar Bey ve Genel Müdürümüz Sayın Necdet Utkan Bey o zamanki şartlarda bizlerden kira bedeli olarak bizlere sahip çıkarak, belki bizim şu anda sizlerin karşısında bu tür bir etkinlik yapmamızı sağlamışlardır. Kendilerine huzurlarınızda bir teşekkür ediyorum. Ben şimdiye kadar aşağı yukarı 5-6 tane yönetim 9-10 tane de genel müdürle çalıştım. Gönül ister ki sürekli beraber olalım. Burası nedir? Burası Kardemir’in tesisidir. Burası işçinin yuvasıdır. Belki işçi hususunda bizim de noksanlarımız olmuştur.” dedi.

“Bizler bu süreci şükürler olsun atlattık”

Açıklamasının devamında Büyük Kulüp’te işçilere yüzde 15’lik indirim uygulama yapmak için harekete geçtiklerini belirten Tücel, “Daha önce yapmamız gereken olayı işte yakın zamanda Özçelik-İş Başkanımız Kenan Yılmaz’la işçilerimiz adına yüzde 15’lik bir indirim olayına girdik. Yani buradaki olay şudur. Artık burasını işçimiz kendi kalesi, kendi mekânı olarak benimsesin istiyoruz. Bizler de bu hazdan yolumuza devam etmek istiyoruz. Son günlerde biliyorsunuz Yenişehir’deki işletmeler mekânlar ilgili çeşitli dedikodular, dedikodu demeyeceğim. Aslında aslı olan şeyler. Bizimle beraber tüm arkadaşlara çeşitli bahanelerle çıkış için yazılar yazılmıştır. Bizler bu süreci şükürler olsun atlattık.” ifadelerini kullandı.

“Biz burada bakkal dükkânı değiliz”

KARDEMİR’den hiçbir beklentisi olmadığını da dile getiren Tücel, “Kardemir’den şimdiye kadar kuruş para da talebim olmamıştır. He ne olmuştur? İsteğim olmuştur isteğim niyedir? Sizlere daha iyi hizmet vermek içindir. Kardemir’e dilekçe yazdım. Dedim ki madem Yenişehir’deki binaları güzelleştiriyorsunuz. Sizden fazla bir şey istemiyorum bu mal sahibinin yapacağı şey çatım, doğramalarım benim 60 senedir aynı doğrama. Tuvaletler girdiğimizde 40 senelik tuvaletlerdi. Elimizden geldiğince onarmaya çalıştık. Ama bizim yaptığımız işler hep yapboz oluyor. Gönül ister ki insanlara şuraya geldiği zaman daha iyi, daha güzel hizmetler verelim çoğu arkadaşımız buraya geliyor. Karabük’e diyor hiçbir şey değişmemiş. Tek değişen şey Büyük Kulüp diyor. Bu bize zevk veriyor. Bu bize güç veriyor. Ben burada kimseye kırıcı da olmak istemiyorum. Benim burada bu beyanatları yapmamda ki en önemli sebep biz burada bakkal dükkânı değiliz. Biz büyük bir mekânız. Yerine göre bir sene sonrasının rezervasyonunu alıyoruz. Bende öyle etrafımızdaki yazı gönderdikleri arkadaşlarımda öyle bu konuda biraz dikkat edilmesi gerekir yazıktır günahtır. Burada bir emek vardır. Her gelen müşterimiz bizlere buranın kapanma durumu varmış. Nedir, neylidir diye soruyor. Hatta basın mensubu arkadaşlarımızdan bile birkaç kişi sordu. Nedir durumunuz diye. Bunun için bu toplantıyı düzenledik.” açıklamasında bulundu.

“Şuanda mahkeme süreci diye bir şey yok”

Son olarak mahkeme sürecinin kalmadığını sözlerine ekleyen Tücel, “Aslında bizim olayımız 2. ayda başladı. Ben son ana kadar hiç kimseye bir şey bahsetmedim. Son anda da şu uzlaşmaya gidildi.  Ben orada şartlarım belirttim. Madem burası size lazım. Bana belirli bir para verin oradan çıkayım. Ama çıkayım derken de dedim. Daha fazlasını da verseniz benim çıkma şansım olmaz. Çünkü benim ileriye dönük söz verdiğim arkadaşlarım var. Düğün ayırttıran kişiler var. Bunların düğünleri biter. Sizin şartlarınıza göre boşaltırız dedim. Tabi ki bu talep Kardemir’e gitti. Kabul edilmemiş. Ondan sonra mahkeme süreci başladı. Mahkeme süreci başladığı zaman ben Uygar Bey’e gittim. Gerekli evrakları verdim. Kendisine anlattım. Kendisi de ‘Tamam, Gürbüz Bey. Olay bende dedi.’ Bir de mahkemeyi kazandırdı. Şu anda bizim mahkemelik bir olayımız yok. Yani şuanda mahkeme süreci diye bir şey yok.” şeklinde konuştu.