
Karabük’ün kaderini değiştiren 8 Kasım direnişinin üzerinden 31 yıl geçti. 1994 yılında dönemin hükümetinin özelleştirme veya kapatma kararına karşı çıkan çelik işçileri ve Karabük halkı, bir kentin kaderini değiştiren büyük bir dayanışma örneği sergilemişti.
Özçelik-İş Sendikası Karabük Şube Başkanı Kenan Yılmaz, 8 Kasım 1994’ün Karabük’ün hafızasında silinmeyecek bir gün olduğunu belirterek şu ifadeleri kullandı:
“31 yıl önce, Karabük Demir Çelik Fabrikaları’nın kapanmaması için yola çıkan bir kentin, bir yörenin onurlu direnişinin yıl dönümündeyiz. 88 yıl önce temelleri atılan ve 8 Kasım eylemleriyle yeniden hayat bulan o günün fabrikaları, bugünün Kardemir’i bu şehrin ruhu, kuruluş sebebi ve hayat kaynağıdır.”
Kenan Yılmaz, 8 Kasım’ın yalnızca bir direniş değil, aynı zamanda emeğe ve insan onuruna sahip çıkma mücadelesi olduğunu vurguladı.
“8 Kasım, çelik işçisinin, Karabük halkının ve yöre insanının ekmeklerine sahip çıktığı gündür. O gün ‘Fabrikalar kapatılamaz’ diyerek topyekûn bir ses yükselmiştir. Bu direniş, emeğin ve alın terinin tarihe geçtiği gündür.” dedi.
Yılmaz, konuşmasında unutulmaz sendika lideri Metin Türker’i de anarak şu ifadeleri paylaştı:
“Bu mücadeleyi başlatanları, direniş ateşini yakanları başta ebedi Genel Başkanımız Metin Türker olmak üzere saygıyla, minnetle anıyoruz. Aramızdan ayrılanlara rahmet, yaşayanlara sağlık ve selamet diliyoruz.”
Yılmaz, çelik işçileri olarak verilen mücadelenin ruhunu yaşatmaya kararlı olduklarını belirtti:
“Bu fabrikaların bir daha o günleri yaşamaması için 8 Kasım’da verilen mücadelenin ruhunu içimizde taşıyacağız. Alın terimizin son damlasına kadar çalışacağız. Kararlılığımızı teyit ediyoruz. Kardemir sonsuza kadar yaşasın, emek hakkını alsın, Karabük büyüsün ve gelişsin.”